Gemilerde iklimlendirme, personelin konforunu, görevlerini daha verimli bir şekilde yapmalarını ve sağlıklı kalmalarını sağlar. Bu nedenle sıcaklık, nem, temizlik, miktar ve iklimlendirilen havanın sağlanıp dağıtılması son derece önemlidir.

Makine daireleri dışında kalan gemi bölgelerinin soğutulması ve bu kısımlardaki havanın neminin giderilmesinde mekanik iklimlendirme donanımlarından faydalanılır. Gemilerde en yaygın olarak kullanılan mekanik sistem, kompresörlü air condition sistemidir. Kompresörlü air conditionsistemi; kompresör, kondanser, soğutma kangalı veya evaporeyter,bir ,bir fan ve hava filtresi ve gerekli kontrol mekanizmasından meydana gelmiştir.

Serinletilecek bölgedeki sıcak ve nemli hava, bir kanal yardımı ile çekilir. Oradan da gemi dışından emilen ve filtreden geçirilerek yabancı maddelerden temizlenen hava ile karıştırılır. . Fan bu havayı, boruların içinde soğutucu dolaştırılan soğutma kangalının üzerine doğru üfler. Hava üzerindeki ısı, boruların içindeki soğutucuya akar ve aşırı nem ise soğutucu boruları üzerinde yoğuşur. Yoğmuşum suyu, soğutucu boruların altındaki tavada toplanır ve oradan bir boru ile dreyn devresine verilir.

Soğutucu kangallarını terk eden serin ve kuru hava ise soğutulacak kompartımana verilir ve oradaki havadan hem ısı ve hem de nem alır. Cevrim böylece sürer gider. Kompresörlü sistemde kullanılan soğutucu genel olarak freon R 407C dir.

Havalandırma Sistemi ve Önemi

Havalandırma sistemlerinden amaç, gemi bölmeleri ve yaşam yerlerindeki havanın kimyasal yapı ve nemini sağlamaktır. İnsan bulunan bölmelerde havanın yapısı; karbondioksit, nem, ısı ve bölmedekilerin oluşturduğu, bozulan protein ürünleri tarafından değiştirilir.

Fizyolojik bozulma sonucu oluşan proteinli madde ürünlerinin bölmede bulunan hava içindeki yüzdesi, karbondioksit yüzdesi ile çoğalır. Eğer hava %0,15 karbondioksit kapsıyorsa, protein ayrışmasından oluşan ürünler insan organizması için zararlı etkiler yapar. Solunan havanın kimyasal yapısı hacim olarak %21 oksijen ,%78 azot %0,3 karbondioksit ve %1 inertgazları kapsar. Böylece dışarıyaverilen havadaki oksijen miktarı önemli oranda azalırken, karbondioksit miktarı ise 150 misli artmaktadır.

Herhangi birinsan, havadaki karbondioksit oranı %1 olan bir banyo içerisinde nispeten uzun bir süre, havadaki karbondioksit oranı %4-5 olduğu zaman, önemli bir sakınca olmaksızın, yarım saat ya da en fazla bir saat ,%6-8 olduğu zaman ise aynı süre kalabilir; ancak yaşamsal tehlike söz konusudur. Oysa havalandırma kurallarına göre solunacak havanın %0,1 oranından fazla karbondioksit kapsamaması gerekir.

İstirahat eden veya çalışan bir kişi durumuna göre 75-150kcal/saatlik bir ısı üretir. Bu ısı çevredeki havanın nem ve sıcaklığına bağlıdır. Bir yandan solunum yoluyla karbondioksit üretilmesi ve diğer yandan da ısı oluşturulması, yaşam yerlerini havalandırma gereğini ortaya koymaktadır

Isıtma Sistemleri

Ticaret gemilerinde kullanılan ısıtma sistemleri mekanik bir gücü gerektirmeyen yerel ısıtma veya soba, mekanik güç tesisi olan gemilerde kullanılan ve buhar ya da elektriksel enerjisi ile sağlanan sıcak su veya hava için merkezi ısıtma sistemleri olmak üzere iki ana bölüme ayrılırlar. Sıcak hava sistemi, çoğu zaman yaşam ve servis kompartımanlarının havalandırılması için tek bir air conditionya da iklimlendirme ünitesi olarak birleştirilir. Sobalar ısıtma aracı olarak günümüzde kullanılmamaktadırlar.
Liman veya tersanede iken, gemi dışındaki bir kaynaktan veya geminin yardımcı kazanından sağlanan su buharı radyatörlere iletilir. Buhar radyatörlerden geçiş sırasında üzerindeki ısının bir bölümünü radyatör duvarına iletir. Radyatörler ise kamara salon vb. yerleri ısıtır. Bu arada buharın bir bölümü yoğuşur. Yoğuşumlar buhar kapanları veya trapları yardımı ile hotveledreyn edilirler.
Kazanda 80 -90 dereceye kadar ısıtıldıktan sonra su bir pompa yardımıyla genişleme veya ekspenşın tanka gönderilir. Sistem çalıştırılmaya başladığı zaman, genişleme tankı suyun bir kısmını bünyesine alır ve devrede buhar tuzaklarına engel olmak üzere bir boru yardımı ile buharın serbest olarak atmosfere verilmesini sağlarlar. Su ekspenşın tanktan valf sandığı ve radyatörlere akar. Sonra dolaşım veya serküleytin pompası tarafından tekrar kazana verilir.

Buharlı ısıtma sistemi ile kıyaslandığı zaman sıcak su ile ısıtmanın yararları şunlardır:

  • Sağlık yönünden daha faydalıdır.
  • Su daha fazla ısıtılmasa bile, işletme uzun süre devam eder.
  • Daha uzun ömürlü bir işletme sağlanır.
  • İşletme basınçsızdır.
  • Sistemin yapısı çok sadedir.
  • Bu işletmenin sakıncaları ise şunlardır:
  • Ağırlığı daha fazladır.
  • Maliyet daha yüksektir.
  • Borularda donma tehlikesi vardır.
  • Radyatörlerde düzgün bir ısıtma sağlamak güçtür.
  • Bu sistemler genel olarak gemilerde ısıtma havalandırma amacına hizmet olarak kullanılır. Sıcak havalı sistemlerde ısıtıcılardan geçirilen hava, fan veya blover ile geminin ısıtılması gereken kısımlarına gönderilir. Bu ısıtıcılara gelen hava miktarı termostatikvalf tarafından düzenlenir. Bu sistemlerde ısıtma havasının sıcaklığı 20-25oC değerleri arasındadır.
    Elektrikle ısıtma sistemleri deyince elektrik enerjisi üretecek bir makine, kablolar ve bölmelerdeki ısıtıcıların çalışma, stop ve ayar edilmelerini sağlayan cihazlar, gerekli anahtar veya şalter, gösterge ve koruyucu cihazları taşıyan dağıtım tabloları, Hiter adı verilen rezistans yada direnç ünitelerinden oluşmaktadır. Diğer ısıtma sistemlerine göre elektrikli ısıtma sistemlerinin avantajları

  • Maliyeti yüksektir.
  • Isıtıcılarda toz ve pislik yanar.
  • Az bir ağırlığa sahiptir.
  • İşletmeye son derece elverişlidir.
  • Galeri